“Seninle dedikodu yapan, senin de dedikodunu yapar.”

--Bu İrlanda atasözünü yaban sözü diye yabana atmamalı, kulağa küpe yapmalı.

Kullanıcı 
Şifre
 

[*4.558 yazı içinden]

 Okumalar
Aritmetik herşey değildirMetin Karabaşoğlu 19.03.2006

ZAMAN OLUR, İNSAN üstüne farz olan işleri bırakıp üstüne farz olmayan işlerle uğraşır. İnsanın üstüne farz olmayan işlerin başında ise, tabir yerindeyse, ‘vazife-i ilâhiye’ diye adlandırılan işler gelir. Mü’mine düşen, O’nun yolunda çaba göstermektir; bu yürüyüşün sonunda başarının gelip gelmemesi, fethin ve zaferin gerçekleşip gerçekleşmemesi ise O’nun elindedir. Gelin görün ki, kendi vazifesini unutup ‘...

Ebu Süfyan kalitesiMetin Karabaşoğlu 19.03.2006

İSLÂM’IN İLK YILLARINDA MEKKE müşriklerinin tevhid güneşini gölgelemek için yapıp ettikleri, anahatları itibarıyla, hemen her mü’minin mâlûmudur. Bu yapılanlar arasında en acımasız işkencelerden en yakışıksız hakaretlere, zincire vurmaktan üçbuçuk sene ambargo uygulayıp aç ve açık bırakmaya kadar uzanan türlü çeşit maddî manevî eziyet de mevcuttur. Sonu hicrete uzanan bu zor onüç yılın akabinde ilk mü’minle...

Okçular nerede şimdi?Metin Karabaşoğlu 19.03.2006

ASR-I SAADETTE YAŞANAN hiçbir olay yoktur ki, sonraki tüm zamanlara ışık tutan bir veçhesi olmasın. Saadet Asrı, bir bakıma, bütün bir insanlık tarihinin ‘misal-i musağğarı’ hükmündedir. O asırda yaşanan her hadise birer misal, o hadiselerde Resûlullah ve sahabilerin tavrı ise birer nümune-i imtisal niteliğindedir. Asr-ı Saadeti bu nazarla okuyunca, kendi yaşadığı bugüne dair nice aydınlatıcı tablo, nice ...

Hayâyla gelen yükselişlerMetin Karabaşoğlu 26.08.2004

Hayâ sahibi olmak ve hele hayâda zirveye ulaşmak ne basit bir iştir, ne de kolay ve sıradan bir iş... Hayâ, imandandır ve imandaki terakki sayesinde bu duyguda bir genişleme ve derinleşme yaşanmaktadır. Hayâda zirveye doğru yolculuk, özellikle de, Semi’, Basîr, Alîm, Latîf, Habîr gibi esmâ-i hüsnâya dair sağlam bir kavrayışla birebir alâkalıdır.

Bir İftirayla GelenMetin Karabaşoğlu 09.12.2002

İfk hadisesinden sonra gelen âyetlerle, iftira gibi bir çirkinliğe yeltenen insanlar, ‘çamur at, izi kalsın’ keyfîliğinden ebediyen mahrum bırakılmışlardır. Bir iddiada bulunan veya bir iddiayı yayıp taşıyan kişiler, doğru söylediklerini dört âdil şahitle isbat edemezlerse, Allah tarafından, ‘yalancının ta kendisi’ ilan edilmektedir. Ezel ve Ebed Sultanı olan Âdil-i Rahîm’in, ...

Bilinmeyen Yönleriyle PeygamberMetin Karabaşoğlu 17.02.2002

Herşey, ilk kez okuduğumda beni heyecanlandıran bir eseri, son okuyuşumda duyduğum taze bir heyecanla başladı. İlk okuyuşumun üzerinden neredeyse on yıl geçmişti ve bu, belki yedinci, belki sekizinci okuyuşumdu. Bu eseri okumayı seviyordum, zira dünyama Hz. Peygamberin hayatından hatıralar ve hisseler taşıyordu. Bu elbette güzeldi de, son okuyuşumda farkettiğim bir husus çok daha güzeldi. Edison bin buluşuy...

Asıl MusibetMetin Karabaşoğlu 21.09.2001

Hicretin 10. yılında, Veda Haccından ve Resûl-i Ekrem'in (a.s.m.) vefatından az zaman önce Medine'ye gelen heyetlerden birini, Benî Havlanların heyetidir. Yemen diyarını yurt edinmiş bu kabileden on kişi, imanlarını ikrar ve geride bıraktıkları kabileleri adına da bîat ettiklerinde, Resûl-i Ekrem, kabilelerinin putu olan Ammu Enes'i sorar. Onun durup durmadığını, insanların ona tapmaya devam edip etmedikler...

Peygamber Bize GelseMetin Karabaşoğlu 16.08.2001

Kaç sene oldu bilmiyorum, ama herhalde yedi-sekiz sene kadar öncesiydi. Bir dost meclisinin son faslında bir gönül dostum bize ya bir radyodan yahut bir kasetten kaydettiği bir şiiri dinletmişti. Şiiri okuyanın Allah vergisi sesi etkileyiciydi, hoştu. Şiir de hayli dokunaklıydı doğrusu. Şiiri okuyan kişiyi, aynı zamanda şiirin yazarı olarak bildim seneler boyu. Yıllar geçip internet denilen hayra da şerre ...

Neden “Hayâ İmandandır”?Metin Karabaşoğlu 10.04.2001

Gerek Buhârî'de, gerek Müslim'de yer alan ve altı en muteber hadis kitabının beşinde yer alan bir hadisinde, "Hayâ imandandır" buyuruyor sevgili Peygamberimiz. Yine her iki Sahîh'te olan ve Kütüb-ü Sitte'nin tamamında bulunan bir başka hadisi ise "Hayâ imandan bir şubedir" şeklindedir. Yine Hz. Peygamber'in buyurduğu üzere, "Hayânın hepsi hayırdır" ve "Hayâ ancak hayır kazandırır." Peki, hayâ ile iman aras...

Yadigar 33 HadisBediüzzaman Said Nursi 19.03.2001

Aşağıdaki not ve hadis mealleri, www.ispartanur.net sitesinden, hiçbir ekleme çıkarma yapmadan, aynen alınmıştır. Bizi böylesine güzel bir yadigârla tanıştırdıkları için kendilerine teşekkür ediyoruz. Bismihi Sübhânehu Üstâdımız Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri, 3. Defa girdiği Afyon Medrese-i Yusufiyyesinde, şu gelen 33 hadis-i şerifeyi kendi evrak defterinde yazmış, bilâhare bâzı Nur talebeleri...

Birbirinizi SevmedikçeMetin Karabaşoğlu 08.01.2001

Kimisinden belki hiç haberdar olmadığımız onbinlerce hadisler arasında, defaatle duyduğumuz hadisler de vardır. Resûl-i Ekrem aleyhissalâtu vesselam'ın "İman etmedikçe cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olmazsınız" buyurduğunu haber veren hadis-i şerif, işte bu ikinci gruba dahil olanlardandır. Bu hadisi, belki onlarca, belki yüzlerce kez görmüş veya duymuşuzdur. Şahsen, birçok kereler...

En Kısa HadisMetin Karabaşoğlu 16.09.2000

Oniki yıl önce gönül koyduğum bir çalışmaya son şeklini vermek üzere Kütüb-ü Sitte’yi okuyor olduğum şu günlerde, belki doğrudan bu çalışmada yer almayacak olan ama hayatıma nur ve sürur taşıyan nebevî incilerle de yüzyüze gelmiş bulunuyorum. Resûl-i Ekrem’in sözlerini muazzam bir cehd ve hassasiyetle bugünlere kadar taşıyan muhaddislere ve de bu sözlerin anlamı ve amacı konusunda muazzam bir hi...

“Lâ Havle” ÇekmekMetin Karabaşoğlu 16.09.2000

Mirac-ı Nebevî’ye dair hadis rivayetlerinde, Resûl-i Ekrem aleyhissalâtu vesselamın karşılaşıp konuştuğu peygamberlere dair bahisler de vardır. Bu bahislerden öğrendiğimiz üzere, Hz. Peygamber bu semavî yolculuğunda İbrahim aleyhisselam ile de görüşmüş; ve ceddi İbrahim (a.s.) Resûl-i Ekrem’e ümmetine ‘dünyada iken çokça cennet fidanları dikmeleri’ni söylemiştir. Resûl-i Ekrem’...

NafileMetin Karabaşoğlu 16.09.2000

Öyle kelimeler var ki, zamanla aslî anlamlarından kopuk, hatta zıt bir biçimde anlaşılmaya başlamış bulunuyor. Meselâ, her işin ancak Allah’ın izin ve rızasıyla olduğunu bildiren "inşaallah," bugün atlatma ifadesi olarak anlaşılıyor. Nitekim, insan, "inşaallah" dediği birçok durumda, "İnşallahla, maşallahla olmaz" gibi tehlikeli mukabelelerle karşılaşıyor. Öte yandan, ‘yaratılmış olan’ anl...

Yazılmayan SiyerMetin Karabaşoğlu 16.09.2000

Hz. Peygamberin hayatına, bilvesile sahabilerin de hayatlarına dair eserleri okurken, tarih sırasına dizilmiş bir dizi olayla yüzyüze gelir insan. Resûl-i Ekrem’in (a.s.m.) hayatında ve İslâm’ın zuhurunda vukua gelen olayların dışavuran kısmını dile getiren bu eserler, bu ‘dışa dönük’ vurguları yüzünden, meselâ onüç yıllık Mekke dönemine daha az zaman ayırırken, on yıla ancak ulaşan ...

Düşman Olan mı, Düşmanı Olan mı?Metin Karabaşoğlu 02.02.2000

Kur'ân-ı Hakîm'de 'düşman' kelimesinin geçtiği âyetleri sıra ile okuduğumuzda, kendini sürekli farkettiren bir incelikle tanışırız. Hiçbir Kur'ân âyeti mü'mine 'düşmanlık' yakıştırmaz; ama mü'minin 'düşmanları'ndan söz eder. 'Apaçık bir düşman' olarak şeytan başta olmak üzere, mü'minin düşmanları vardır; mü'min, kendisine düşman olana dikkatli olma durumundadır. Lâkin, buna karşı mü'mine "Ey iman edenler! S...

< !--#include file="inc/nav.asp" -- >


© 2000-2021 Karakalem Yayıncılık Ltd. Şti.
Tel: (0212) 511 7141  GSM: (0543) 904 6015
E-mail: karakalem@karakalem.net
Program & tasarım: Orhan Aykut