BEŞ ARKADAŞ beraberce karakalem.net rüyasını gördüğümüzde yıl 2000, mevsim bahar, aylardan da Nisan'dı. Bu rüyanın en azından "İnşaat Halinde" notuyla sanal âlemde de görülür hale gelmesi ise 2000 yılının Haziran ayında gerçekleşti.
Ve, 2001 Haziran'ından geriye doğru baktığında, geçen bir yıl için, karakalem.net açısından şükredilesi çok şey görüyor insan.
En başta, gelen bazı mektuplardan anladığımız üzere, bazan bir yazının sahralar dolusu kırmızı koyun kurban etmekten hayırlı olabildiğini görmüş bulunuyoruz. Sitemizde yer alan bir yazının veya bazı yazıların kendisini yalnız, yapayalnız, sorular ve açmazlar arasında yahut uçurumun kenarında gören, oysa gerçekte hakikate yüreği o kadar açık, fıtratı aydınlanmaya ve aydınlatmaya o kadar müsait bir dizi insana bir yol arkadaşı ve bir kılavuz olabildiğini görüyoruz.
Yine görülen o ki, karakalem.net, en başta yola çıkarken ulaşmayı istediği bir hedefe şimdiden ulaşmış bulunuyor: hayatının en azından bir döneminde bir idealin yolcusu olabilmiş, ama özellikle 'derd-i maişet derdi'nin sevkiyle oraya-buraya savrulmuş gönül dostları için bir şevk ve sevinç vesilesi, bir gayret ve ümit ışığı olabilmek. Yine posta kutumuzda biriken mektuplardan anladığımız üzere, karakalem.net, dahili veya harici sebepler yüzünden üzerine ölü toprağı serpilmiş idealleri ve ümitleri yeşertme vesilesi olabiliyor.
Yalnızca bu iki vâkıanın, başlıbaşına, bizleri Rabb-ı Rahîm'e şükür ve emeği geçen herkese teşekkür borcu ile yüzyüze bıraktığının farkındayız.
Öte yandan, sitemizle ilk kez tanışan birçok insanı hayrete ve sevince sevkeden bir muhtevaya sahip olduğumuzu da gözardı etmeden söylememiz gerekirse, bir website olarak aslında henüz yolun başında olduğumuzun da farkındayız.
Başlamak en büyük adımı atmaktı; oniki ay önce o adımı attık. O adımdan bugüne daha küçük adımlarımız da oldu. Elhamdülillah, ilerledik açıkçası. Yeni şeyler söyledik, yeni üsluplar bulduk, yeni istidatlar keşfettik, bir dizi istidatlı tohumun kabuğunu çatlatmak için böyle bir vesile aradığını gördük. Bütün bunlar için, yazdığımız harfler, dokunduğumuz tuşlar, ve bu yazıların size ulaşmasını mümkün kılan elektronlar sayısınca sayısınca elhamdülillah diyoruz. Ama öte yandan yapmayı planladıklarımız ile yaptıklarımız arasındaki mesafeye bakınca, yolun başında olduğumuzu söylememiz gerekiyor. Ve, bir yılın, özellikle de son beş ayın performansından sonra, 'yaptıklarımız'ın 'yapmayı planladıklarımız'a dair olumlu bir beklenti bıraktığını sanıyoruz.
Ve, ikinci yılımıza girerken, yapmayı en baştan arzu ettiğimiz iki işi bir ucundan başlatmış olmanın sevincini taşıyoruz. Şimdilik tek bir yazıyla da olsa, "English" kısmımız 'under construction' notuna mahpus kalmaktan kurtuluyor; ve 'Sorular' bölümümüz arkadaşımız İsmail Velioğlu'nun Risale-i Nur'daki soruları ve cevaplarını tarayıp tasnif etmek üzere bir yıldır sürdürdüğü gayretin ilk meyvelerini sunmaya başlamamızla birlikte, canlılık ve hareket kazanmaya başlıyor.
Tefekkür ve emek mahsülü çizgileriyle sitemize görsel bir zenginlik kazandıran arkadaşımız Dağıstan Çetinkaya'ya teşekkür ediyor, karakalem.net'teki çalışmalarının devamının geleceğini hepinize müjdeliyoruz.
Hadi hayırlısı...
