Ebu Zer’den bir zerre

YOL KESİCİ, çapulcu bir kabileye mensuptu, kendisi de bu işlerle uğraşırdı. Nasıl olduysa bir gün kendiliğinden bıraktı bu kirli işleri. Bırakmakla kalmadı kendince tevhid inancıyla yaşamaya ve ibadet etmeğe başladı.

Mekke’de Nübüvvet iddiasında bulunan birinin çıktığını duyunca ilgi gösterdi, onu ziyarete geldi ve iman etti. İmanını Kâbe önünde ilan edince müşriklerce tartaklandı, ölümüne dövüldü. Ertesi gün aynı fiili tekrar etti yine dövüldü. İman kalbe girmişti bir kere yerinde durmuyordu; İslam’ın yayılmasında etkin olan dört kişiden biriydi Ebu Zer.

Memleketi Gıfar Kabilesine dönmüş ailesi ve kabilesinden birçok kişinin hidayete girmesine vesile olmuştu. Bedir, Uhud, Hendek ve diğer savaşlar sırasında Medine’ye gelmiş sonra yine yurduna dönmüştü. Medine’de iken Resul-ü Ekrem’in yakın hizmetinde bulunmuş, onun sırdaşı olmuştu.

İlim deryası bir zattı Ebu Zer. Resul-ü Ekrem’e sorular sorar, öğrendiklerini yaşardı. Ebu Hureyre kadar hadis rivayet etmemişti; sakin tabiatlı, az konuşan biriydi, inzivayı severdi; ilim yaymak hususunda fazla bir faaliyet göstermemişti.

Sade, sakin yaşardı; hiç iki elbisesi olmamıştı.

Ümmetin ihtilafa düştüğü konulara karışmaktan çekinirdi. Hz Osman’a muhalif olduğu halde Hac esnasında Mina’da onun için dört rekât kılmıştı. Hz Osman’a dil uzatanlara katılmamış, çekimser kalmıştı.

Muaviye hareketine açık bir şekilde tenkit etmiş fakat kuvvete dayalı bir tepki de vermemiştir. Uzak bir yerde, yalnız bir şekilde vefat etmiştir.

O bir Peygamber yıldızı. Bizim gibi tarafgirlik ve kesrette boğulmuşlara yol ve yön gösterici bir yıldız… Yanlış kararlardan, adaletsiz yargılardan, kem davranışlardan kurtulmamız için bu gün onun mesleğine ne kadar ihtiyacımız var dersiniz?

Aynı fikirde olmadığın, aynı anlayışta olmadığın, aynı bakışta olmadığın birine dua edebiliyor musun? Önde görünmek, kendini göstermekten içtinap edip arkalara saklanıyor hatta uzaklara gidiyor musun? Zahid Ebu Zer ne söyler; kulağımız duyuyor, kalbimiz hissediyor mu?

Yoksa bin bir tevillere kendimizi temize mi çıkarmaya çalışıyoruz; en doğru benim düşündüğüm, en isabetli benim kararım havasında mıyız? Neredesin yeni Zer’ler?

İhtilaflı konularda, nizalı mevzularda, farklı anlayışlarda tarafsız kalmak, çekimser olmak; zan gibi, gıybet gibi kötü fiilleri işlememek; umulur ki bizi yanlıştan, adaletsizlikten kurtarır fitne ateşini de hafifletir hatta söndürür.

Bir zerre olsa Ebu Zer’e kulak versek ne kaybederiz ki? Çok şey kazanırız; varsın silik desinler, başkaca şeylerle yaftalasınlar. O kem kelimeler zahidlerin kulağına gelmez zaten.

  03.12.2012

© 2021 karakalem.net, Hüseyin Eren



© 2000-2021 Karakalem Yayıncılık Ltd. Şti.
Tel: (0212) 511 7141  GSM: (0543) 904 6015
E-mail: karakalem@karakalem.net
Program & tasarım: Orhan Aykut