“Şimdi Kardeşlik Zamanı”

Öznur Çolakoğlu Cam

PKK TERÖR örgütü tarafından haince şehit edilen şehitlerimizden Yunus Yılmaz'ın Ankara’daki ailesine taziye ziyaretine gitmişti Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ile İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, evin önüne kurulan çadırdan ayrılırken Kürt olduğunu söyleyen bir vatandaş yollarını kesti ve şunları söyledi. "Bizi vatansever yetiştirdiler efendim. Ama Kürt olmaktan utanıyorum. Ben burada şehidimin cenazesine gelip Fatiha okuyorum, ben de Kürt'üm, ben de bu vatanın evladıyım. Ama bunlar bizden değil, vallahi bizden değil, billahi bizden değil"

Tüm Türkler gibi bazı Kürt kardeşlerimizde lanetledi kanlı terör olaylarını, caddeler, sokaklar protesto yürüyüşleri ile doldu taştı. Yürüyüşlere en güzel yorum annemden geldi. “Ahh yavrum…” dedi içi acıyarak, “bu yürüyüşlerin çözüm olacağını bilsem, hemen çıkarım sokağa ve düşüp kalacağım yere kadar hiç durmadan yürürüm.” “Al benden de o kadar anne” dedim.

Yıllardır bu güzel ülke Kürt-Türk, Modern-Gerici, Çağdaş-Bağnaz , sağcı-solcu, şucu-bucu ve daha şimdi hatırlayamadığım birçok unsur ile bölük pörçük edilmiş. Bir yerden uzlaşma sağlansa diğer yerden sorun çıkıyor. Yırtıklardan biri yamansa diğer yama sökülüyor ve ne yazık hiç ileri gidilemiyor. Hep bir kara bulut ülkemizin üzerinde durmadan dolanıyor. Oysa bu ülke ne çok şey yapabilir. Oysa bu ülke insanları bir zamanlar ne kadar tek bilek, tek güç, tek yürek idi.

Bir zamanlar Hıristiyan alemi, Protestan yada Katolik olma konusunda sürekli iç ve dış çatışmalar yaşar ve çözüm için Osmanlı gibi adaletine güvendiği bir ülkeye baş vururdu. Oysa Osmanlı sorunu çözmez, her iki tarafı haklı çıkarırdı. Batı dünyası bu kavgalar ile yıllarını, güvenlerini kaybetti. Şimdi aynı oyun ülkemizde oynanıyor birçok Kürt kardeşimiz kandırılıyor, kullanılıyor ve ne yazık farkında da değiller.

Şehit olaylarının üzerinden çok geçmemişti ki bu sefer Van’da yaşanan 7.2’lik depremle sarsıldı ülkemiz. Kimi şuursuzlar, “Mü’min, mü’minin kardeşidir.” Hadisini hiçe sayarak “oh olsun!” dedi. Kimileri ise doğu, batı, Kürt, Türk demeden derhal yardıma koştu. Van’da birçok insanımız vefat etti, birçok insan evsiz, yurtsuz kaldı. Annelerin feryadı her yerde, her dilde aynıydı. Çocukların vefatındaki hüzün, bebeklerinin kurtuluşundaki sevinç tüm Türkiye’de tüm yüreklerde yaşandı. Bunlar yaşanırken yine bir ayeti kerime zihnimde dolandı durdu..

“Duanız olmasa ne ehemmiyetiniz var?” demek ki dualarımız çok önemliydi. Günlerdir bir sürü beddua semadaki bulutları, damlacıkları dahi tedirgin etmişti belli ki ve belki de bu gerilimin neticesi topraktaki fay hatlarını harekete geçirdi. Dualarımızın neticesi yine bize dokundu, birçok masum canlının hayatına mal oldu.

Güzel ülkemin bağrına her gün bir acı saplanıp dururken Japonların Japonya’daki büyük elçiliklere “Türkiye Kurtarma İçin” yazdıkları para dolu zarfları bırakmaları karamsarlığımı bir nebze olsun dağıttı. Yine internet ortamında yaşadıklarını paylaşan bir vatandaşımızın yazdıklarını kardeşliğimizin en güzel örneklerinden di. Şöyle diyordu satırlarında:

ağlaya ağlaya yazıyorum bunları...

deprem olur olmaz van'a kazak, bot, mont gibi eşyalar gönderirken montun cebine "geçmiş olsun kardeşim, ben de gölcük'te senin şu an yaşadıklarını yaşadım. maddi manevi ne sıkıntın olursa bana 05xxxxxxxxx numaralı telefondan ulaşabilirsin, hiç çekinme." yazılı bir kağıt koyulduğundan 3 gün sonra gelen mesaj:

"Allah razı olsun kardeşim. şu an gönderdiğin montla ısınıyorum. sana söz bir gün sen düşersen ben de seni kaldıracağım."

Tüm bunları okuyunca dünyanın hala yaşanabilir ve Van için, kardeşliğimiz için, hepimiz için hala bir şeyler yapılabilir olduğunu fark ettim. Şimdi ahu vah etme değil, Laz, Türk, Kürt, Çerkez, Arnavut, şu bu demeden yeniden kardeş olma zamanı. Şimdi dualara beddua değil, hayır dualar katma zamanı. Türk olmayla övünme, Kürt olmayla yerinme değil, ŞİMDİ YENİDEN KARDEŞ OLMA, YENİDEN BİZ OLMA ZAMANI!

  02.11.2011

© 2021 karakalem.net, Öznur Çolakoğlu Cam



© 2000-2021 Karakalem Yayıncılık Ltd. Şti.
Tel: (0212) 511 7141  GSM: (0543) 904 6015
E-mail: karakalem@karakalem.net
Program & tasarım: Orhan Aykut