Öz/Giz/İz/lediğimiz Mevlânâ

ÖZLEDİĞİMİZDİR MEVLÂNÂ;

Müslümanların kabalıklarla anıldığı zamanda,

İslam'ın imajının kan ve kinle çoğaltıldığı çağda,

nebevî incelikleri gündelik telaşların ateşinde kül ettiğimiz günlerde,

bencilliklerimizin kabuğunu Haccın toprağında olsun kıramadığımız devirlerde,

nezaketin ve hoşgörünün ellerimizin arasında kayıp gittiği demlerde,

İslam olmanın insan olmayı içerdiğini unuttuğumuz yerlerde keskin bir Mevlânâ şiirinin kapısından içeri süzülüp kalbimize dokundurmayı özledik.

Şarabı o içmiş ama siz sarhoş olmuşsunuz!

Gizlediğimizdir Mevlânâ;

dini Allah'a has kılmaktan uzaklaştığımız uykularda,

namazı ve niyazı Mevlânâ hoşgörüsünün siperine atıp unuttu(rdu)ğumuz kurnazlıklarda,

Kur'ân'ın bendesinin incelikli sözlerini eğip büküp Kur'ân yerine koyduğumuz tuhaf dindarlıklarda,

sünnet-i seniyyeyi hayatının önceliği bilen saf kul, diri ümmet, duru insan Mevlânâ üzerinden sünnete muhalefet ettiğimiz, gözü yaşlı ama kalpsiz, peygamber aşığı görünümlü ama sünnetsiz sahte tasavvuflarda,

işimize geleni yapıp, gelmeyeni inkâr ettiğimiz, örtü ve tesettür yokmuş gibi davrandığımız, üzerimize kulluğu alınmadığımız 'kendin ye kendin pişir!' dini icat ettiğimiz yozluklarda sitemli bir Mevlânâ bakışından kaçırdık gözlerimizi.

Ey affetmeyi seven Rabbim! Bizi affeyle. İsyân derdimize çâre eyle.

İzlediğimizdir Mevlânâ... Ama nasıl?

  01.01.2011

© 2021 karakalem.net, Senai Demirci



© 2000-2021 Karakalem Yayıncılık Ltd. Şti.
Tel: (0212) 511 7141  GSM: (0543) 904 6015
E-mail: karakalem@karakalem.net
Program & tasarım: Orhan Aykut