Canım annem

Öznur Çolakoğlu Cam

BİR ANNELER günü arefesinde yüreğim bambaşka duygular ile hemhal yazıyorum satırlarımı. Uzun zamandır dışarı çıkamıyor olsam da, eminim ki tüm mağazaların vitrinleri anneler gününe mahsus süslenmiş püslenmiştir. Her mağaza tüketimi teşvike yönelik anneler gününe özel nice kampanyalar düzenlemiştir. Nice evlat annesine alacağı birkaç liralık hediye ile annesini sevindireceğini düşünmüştür. Oysa annelik, acemi bir anne olarak şimdi anlıyorum ki, böylesi maddi şeylerden ne kadar da uzakmış.

Anne demek, sonsuz bir aşk, bitmez bir sevgi demekmiş. Anne evladının kokusunu ciğerlerine kadar çeken yine de doymayan engin bir yürek demekmiş. Yavrusunun bir damla gözyaşına binler gözyaşı döken, yüreği yavrusunun ızdırabından lime lime olan demekmiş. Anne demek, gecelerin en koyu demlerinde, derin uykuların kuytularında, şehir dahi koyu bir sessizliğe bürünmüş uyurken, minicik bir ağlama sesine koşarak şefkatle yanıt vermekmiş. uykusuzluktan yorgun düşse de yılmadan evladını okşayan seven, koklayan demekmiş.

Minicik bir yavrunun hizmetine revan olan ve bundan hiç şikayet etmeyenmiş. Anne demek başlıbaşına fedakarlığın ta kendisi demekmiş. Aylar, yıllar süren bir yürek yangını demekmiş. Rüyalarda bile hep yavrusunu görmek demekmiş. Evladının ağrıları için tüm kalbiyle "Yavrum, senin ağrılarını ben çekeyim; yeter ki sen ağlama, üzülme" diyebilmekmiş. Anne demek, kendisine emanet edilmiş, cennet kokulu minik bir yavruyu bembeyaz sütüyle ilmek ilmek işleyen, büyüten demekmiş.

İnsanın illa anne olması mı gerekiyor annenin kıymetini bilmek için? İnsanın illa para mı dökmesi gerekiyor annesini mutlu etmek için? Şimdi anlıyorum ki, en büyük hediye gurur vesilesi evlatlar demekmiş anne için. Hani sen hep dersin ya anne, "Bu dünyada insan bir tek evladının başarısını, mutluluğunu kıskanmaz yavrum" diye. Meğer ne kadar da doğru imiş.

Canım annem, seni ne kadar çok sevdiğimi, senin de bizleri ne kadar çok sevip, nice fedakarlıklarla yıllardır bize emek verdiğini ve hakkının azla ödenmeyeceğini şimdi çok daha iyi anlıyorum. Biliyorum haksız yere çok kalbini kırdım. Bazen ikimizin de ağladığı zamanlar oldu. Nice sırlar paylaştık, nice dertlerime ortak oldun. Arkadaşlarımı toplayıp eve getirdiğimde bile hepimize hep güleryüzünle hizmet ettin. Anneciğim ben senin hakkını nasıl öderim?

Eğilip ayaklarını öpsem, biliyorum cennetin en güzel kokularını duyarım. Zira sen evlatları için canını bile verebilecek yegane annesin. Kolum yandığında benden çok ızdırap duyduğunu şimdi daha iyi anlıyorum. Kolum kırıldığında ve gece inleyerek gözümü açtığımda senin sıcacık elini elimde hissetmenin ne büyük bir fedakarlık ve sevgi olduğunu şimdi daha iyi anlıyorum. Her sabah bizden hayli erken kalkıp, okula gitmeden evvel mükellef bir kahvaltı sofrasına bizi uyandırmanın ne müthiş bir emek olduğunu, giysilerimizi kendi ellerinle dikip, yine kendi ellerinle yıkayıp, onarıp, temizlemenin ne büyük bir marifet olduğunu şimdi daha iyi anlıyorum. Bilmem ki, bende senin gibi mükemmel bir anne olabilecek miyim? Bilmem ki, senin gibi bir kerecik dahi öf demeden evladım için her türlü emeği verebilecek miyim?

Anneciğim aylar, yıllar boyunca sevgini, ilgini emeğini hiçbir zaman esirgemediğin için sana çok teşekkür ederim demeye dilim varmıyor. Bunca emeğin karşılığı teşekkür ile ödenmez ki. Anneciğim dile kölen olayım, anneciğim dile senin için ne yapabileceksem yapayım.

Anneciğim bu yazıyı okuyunca, yıllardır yaptığın gibi yine beni bağrına basıp, koklayarak "Oh mis gibi evlat kokan yavrum benim" deyip, tüm yüreğinle sarılır mısın? Zira benim sana sarılmaya ve yanaklarını, ellerini öpmeye eskisinden daha çok ihtiyacım var.

Anneciğim, iyi ki varsın! İyi ki annemsin! Seni artık eskisinden daha çok, bir anne olarak, anne yüreğimle, çok derinlerden seviyorum. Anneler günün kutlu olsun.

küçük kızın, Öznur Çolakoğlu Cam


Not: Son olarak, son zamanlarda dilime dolanan, ilkokul sıralarında öğrendiğim ve şimdilerde bebeğimi uyuturken söylediğim şu güzel şarkıyı da hediye etmek istiyorum sana..

Güneşin alası çok / Her evin çilesi çok
Anneler çeker yükü / Kimsenin bilesi yok
Gelin çiçek derelim / Yollarına serelim
Sevgi dolu türkülerle annemize verelim.

Evine bakar anne / çocuğa bakar anne
Gece gündüz çalışır / Yarını yapar anne
Gelin çiçek derelim / Yollarına serelim
Sevgi dolu türkülerle annemize verelim.

Anamız başımızda / Her öğün aşımızda
Annenin emeği var / Her iyi işimizde
Gelin çiçek derelim / Yollarına serelim
Sevgi dolu türkülerle annemize verelim.

Hemen şimdi, yarını ya da bir saat sonrasını beklemeden bir şekilde ulaşın annenize ve onu ne kadar çok sevdiğinizi söyleyin. İmkanınız varsa muhakkak o mübarek ellerinden öpün. Emin olun gözlerinde yaş, yüzünde tebessüm oluşacaktır. Bir vesile tüm annelerin anneler günü kutlu olsun.

  10.05.2009

© 2021 karakalem.net, Öznur Çolakoğlu Cam



© 2000-2021 Karakalem Yayıncılık Ltd. Şti.
Tel: (0212) 511 7141  GSM: (0543) 904 6015
E-mail: karakalem@karakalem.net
Program & tasarım: Orhan Aykut