İNİŞLER VE çıkışlar, daralmalar ve genişlemeler, zorluklar ve kolaylıklar içinde sürüp giden hayatlarımız, dünya adlı imtihan yerinde yeni bir sınanma safhasında şimdi.
Bütün dünya ‘kriz’i konuşuyor. ABD merkezli finans krizinin ekonominin her alanına, oradan da hayatın bütün alanlarına yayılan dalgaları sözkonusu...
Karakalem’in, bu büyük finans krizle doğrudan bir ilgisi yok. Ama dünya bir küresel köye dönüşmüşse eğer, krizler de hemencecik küreselleşiyor ve doğrudan bir ilgisi olmayan alanları da etkiliyor. Kağıdımız, mürekkebimiz.. derken, kriz bizim de maliyetimizi arttırıyor.
‘Düzensiz çıkabilmek’ gibi bir büyük kusuru bulunan Karakalem’in düzenli çıkan bir dergi haline gelmesini sağlamak üzere bir grup gönül dostumuzun başlattığı Karakalem Gönüllüleri oluşumunun biraz daha genişlemesi ve yayılması durumunda, bu süreci suhuletle atlatacağımızı umuyoruz.
Ama en büyük temennimiz, Karakalem’in Gönüllüler Hareketinin fiilî ve maddî desteğine ihtiyaç duymaz bir noktaya gelebilmesi...
Bunun yolu ise, aslında o kadar da uzun değil. Düzenli şekilde çıkabilecek bir malî duruma kavuşabilmek için, 2000 net abone sayısına ulaşabilmesi gerekiyor Karakalem’in.
Bir kısırdöngünün içinde olduğumuzun farkındayız. Düzenli çıkamamak, abone çalışmasını olumsuz yönde etkiliyor, doğru. Ama abone sayımızın, 6. sayımızdan bugüne yüzde yüz artmış olmakla birlikte maliyetimizi henüz karşılar durumda olmaması da, düzenli çıkmamızın önünde bir engel oluşturuyor.
El ve gönül birliğiyle, bu kısırdöngüyü aşmamız gerek...
Karakalem’i sevdiğinizi ve üstlendiği misyona değer verdiğinizi biliyoruz. Gelin, bunu bir de bilfiil gösterelim. Bu gönül birliğini elbirliğiyle taçlandıralım.
Selam ve sevgiyle...
--Editör
