*Bu sayfa, sitemize gelen, sitemizdeki ana sayfaların formatına denk düşmediği için bu sayfalarda değerlendirmediğimiz, ancak paylaşmaya değer bulduğumuz yazıların sunulduğu bir havuz olarak tasarlanmıştır.

 Sözlü Sınav

DERS ESNASINDA sınıfa dönerek : “Çocuklar!.” dedi., “ görmediğiniz şeylere asla inanmayın. Olmayan güçlere bel bağlamak, çağdaş bir insanın yapacağı iş değildir..”

İçindeki inançsızlık zehirini öğrencilerinin dimağına kusmaktan zevk alırdı. Yine aynısını yapıyordu : “Geçmiş çağların safsatalarını ciddiye almayın. Mükemmel rastlantılara inanmak gerekir. Mesela, bu günkü bilimin ışığında…”

Konuşmasının sonunda : “Ne demek istediğimi anladınız herhalde..” dedi.

Bir sonraki derste, tahtaya kaldırdığı bir öğrenciye sözlü sınav yapıyordu. Öğrenciye ‘Göktürk kitabeleri’ni sordu. Ne zaman ve kim tarafından yazılmışlardı?

Öğrenci : “Öğretmenim..” dedi, “ben, tarihte Göktürklerin yaşadığına ve kitabeler diktiklerine inanmıyorum. O kitabelerin üzerindeki şekiller de, bence zamanla oluşmuş rasgele çentiklerdir!..”

Sanki sınıfa bomba düşmüş gibiydi. Kimseden çıt çıkmıyordu..

Tarih öğretmeni hışımla : “Evladım, sen ne diyorsun?!.” diye bağırdı. “Kültigin Han’ın halkına yazdığı bu muhteşem eserin kendiliğinden oluşmasına imkan var mı?!. Sen herhalde dersine iyi çalışmamışsın..”

Tahtadaki öğrenci : “Öğretmenim, siz geçen derste ‘görmediğiniz şeylere inanmayın..’ demediniz mi? Ne malum, o kitabeleri insanların yazdığı?!..”

Öğrenci, öğretmenini kendi silahıyla vuruyordu : “Bundan 1500 yıl önce yaşadığı öne sürülen bir kavmin başından geçenleri, iki tane taş sütun üzerindeki çentiklere bakarak ilan etmek akıl karı mıdır hocam?!..”

Şimdi, sinirden kaşı-gözü oynayan öğretmenine : “Ne demek istediğimi anladınız herhalde..” dedi.

Öğrenci, o günün gecesinde tarih öğretmenini rüyasında gördü. Hocası ölmüş ve hesaba çekiliyordu..

Sorgu melekleri : “Adam, sen ne diyorsun?.” dediler. Bir taraftan da hocasını hırpalıyorlardı : “İnsanlar için yazılan bu muhteşem evren kitabının kendi kendine oluşmasına imkan var mı?!.”

Tarih öğretmeni korku ve ümitsizlik içinde çırpınıyordu..

Sorgu melekleri tekrar : “Sen herhalde dersine iyi çalışmamışsın..” dediler, “bunu da götürün..”

Onu, ite-kaka sınıfta kalanların tutulduğu karanlık bölüme götürdüler..

Özetle,

Ne demek istediğimi anladınız herhalde..

aykuttanrikulu@karakalem.net

  11.04.2003

© 2021 karakalem.net, Aykut Tanrıkulu

  1. English Version of the Article Bu yazının tercümesini okumak istiyorum.



© 2000-2021 Karakalem Yayıncılık Ltd. Şti.
Tel: (0212) 511 7141  GSM: (0543) 904 6015
E-mail: karakalem@karakalem.net
Program & tasarım: Orhan Aykut