KİMLER ATEİZM’E MEYİLLİDİR?– 2

Cevabı en müşkül olan soru,
Henüz sorulmamış olandır..
Senai Demirci



İNSANI ATEİZME SÜRÜKLEYEN en can alıcı dönemeç,
Kendi kurguladığı tanrı inancıdır.
Aklın metaforlarında şekillenen bu kavram,
Vahiy ve nakil ile sağlam bir temele oturmadığı için,
Eğreti ve çoğu zamanda aklın kavrayamadığı,
Doğa üstü bir karanlık bölge olarak algılanır.
Animist, panteist, natüralist.. zorlamalara kapı açar.
Eğer ki Yaratıcı bu özelliklerde değilse ( ki değildir ),
Eğreti temel çabucak çatırdar ve kurgu sahibinin üzerine yıkılır.

Akıl gördüğü pek çok olguyu bile kavramakta zorlanırken,
Metafizik bir sahada ona cevaplar aratmak,
Algılayamadığı bir kavrama onay verememesi sonucunu doğurur.
Oysa insan sadece akıldan meydana gelmiş bir canlı değildir.
Bünyesine entegre edilmiş,
Ona insan olma vasfını kazandıran
Ve bu özelliklerinin sağladığı pek çok bilgiye de ihtiyacı vardır.
Yaratıcı’ yı kavrayabilmek için,
Aklın dürbünüyle bakan bir kalbe,
Kalbin bineğiyle seyahat eden bir akla sahip olmak gereklidir.
Akıl, zamanlaştırılmış bir evrende bizim pusulamız iken,
Kalb ise, olgulara anlık cevaplar verir.
Tümden gelerek, olayın arkasındaki kasıt halini,
Kalbimiz zamana ihtiyaç duymadan sezdiği için,
Rastlantısal bir duyguyu hiçbir zaman gözlemeyiz.
Kalbe, bu metanet ve eminlik halini veren,
Onun iki sadık yardımcısıdır : Fıtrat ve Vicdan..
Fıtrat asla yalan söylemez,
Vicdan da o konuda kül yutmaz.
Hiçbir insan, fıtrat ve vicdanını yalana ve yanlışa razı edemez.
İşte, bu şaşmaz yardımcıların eşliğinde,
Kalbimizden fışkıran duyguların sayesinde,
Zamana ve mekana ihtiyaç bırakmaksızın,
Olayların arkasındaki kasıt ve iradeyi hemen sezeriz.
Akıl görmezse de fıtrat görür.
Vicdan seyircidir,
Kalp de onun penceresidir..

İnsanı çoğunlukla yanlış şıkka yönlendiren,
Başkalarının verdiği cevaplardır.
Kişi, kendi sorusunu sormayı becerebildiği ölçüde,
Kendi cevabını da aramaya başlamış demektir.
Yaratıcı’ yı bulma serüvenimiz,
Kendi sorularımıza verdiğimiz kendi cevaplarımızda saklıdır.
Başkalarının bize sunduğu hazır cevaplarda değil..
Kupkuru bir akıldan insana yâr olamayacağına göre,
Vahiy ve nakil ile desteklenmiş bir akıl ile,
Doğru soruları sorabildiğimiz ölçüde,
Ateizm gibi yanlış cevaplara saplanmadan
İstikametimizi koruyabiliriz..

Ateizm’ e meyilli olanlar,
Akılcı insanlardır, akıllı insanlar değil..

  28.05.2006

© 2021 karakalem.net, Aykut Tanrıkulu



© 2000-2021 Karakalem Yayıncılık Ltd. Şti.
Tel: (0212) 511 7141  GSM: (0543) 904 6015
E-mail: karakalem@karakalem.net
Program & tasarım: Orhan Aykut