KENDİNİ TANIMA SERÜVENİ – 4

İNSANIN İÇERİĞİ mükemmel,
Bu özün içerisindeki latifeler ve duygular derin ve geniş,
Coşkuları ise sınır tanımaz olduğu için,
Yerlerin ve göklerin almaya çekindiği bu yükü
İnsan rahatlıkla kaldırabilir.
Fakat, duygu ve latifelerinin arasında bir ittifak olması kaydıyla..
Yok, eğer bu ittifak kurulmamış ise;
Mesela,
Kalb kasvetteyse veya vicdan kalb ile ittifak etmiyorsa,
Ya da dimağ / akıl çalışıyor da, o da kalb ile bir olamıyorsa,
İnsan o yükün altında ezilir gider.

Yalnız vicdan varsa, bunun haddini aşmasından “polyannacılık” doğar,
Kullanılan bir insana dönersin.
Eğer vicdan susarsa,
Şefkatsizlik ve merhametsizlik hâkim olur.
Bu haldeyken dimağ / akıl ön plana çıkarsa,
“Kapitalizm” gibi maddeperestliğin her türü kendini gösterir.
Vicdan ve dimağ uyanıkken,
Kalb ile ittifak halinde değillerse,
Veya kalb kasvete boğulmuşsa,
Bu durumda,
“Hümanizm”, “hayvanları korumacılık”, “çevrecilik”..gibi bir çok akım baş gösterir.
Eğer dimağ ve vicdan uyanıkken,
Enenin ikinci veçhi hortlarsa,
Kin ve düşmanlık da olaya karışarak “komünizm” belirir.
Vicdan susacak olursa,
“Faşizm” kendini gösterir..

Şu durumların hepsinde,
İnsaniyet çoğunlukla sükût ve alçalmaya uğramıştır.

Manevi organlarımız ittifak halindelerse,
Enenin birinci veçhi / yönelişi hâkim demektir.
İttifak bozulduğu an,
Enenin ikinci yüzü hortlamış, filizlenmiştir..


Not :

Bir sonraki “Kendini tanıma serüveni 5” adlı yazıda, manevi organlarımızın, hakiki vazifeleri işlenecektir..

  30.04.2006

© 2021 karakalem.net, Aykut Tanrıkulu



© 2000-2021 Karakalem Yayıncılık Ltd. Şti.
Tel: (0212) 511 7141  GSM: (0543) 904 6015
E-mail: karakalem@karakalem.net
Program & tasarım: Orhan Aykut