İtiraf Ediyorum, Ben Gericiyim..

Öznur Çolakoğlu Cam

ÜSTAT CEMİL Meriç’in açtığı yollardan giderken ne kadarda çok fikir uçuşuyor zihnimde.. Sanki her tümcesi matruşkalar gibi açılmayı bekleyen birer hazine.. Açtıkça açılıyor her bir konu ve her bir cümle.. Cemil Hoca önce cesur olmayı öğretiyor bize. Sonrada özümüzdekini haykırabilmeyi salık veriyor yüreklerimize..

Başucu kitaplarımdan biri haline gelen “Bu Ülke”nin özetini çıkarırken yazmış olduğum bir satır dikkatimi çekiyor ve gidip buluyorum bu cümlenin kaynağı olan yazıyı. Şöyle yazıyor cümlelerimde.. “İtiraf ediyorum. Evet. Ben bir gericiyim!!” hemen dipnotta syf 80’i işaret ediyor bana. Gidip yeniden o sayfasını ve birkaç yerini daha okuyorum bu muhteşem eserin.

Bakın üstat gericilik için neler söylüyor? “Canavarlarla dolu bir ormandayız. Yolumuzu hayaletler kesiyor. Tanımadığımız bir dünya bu. İthal malı mefhumların kaypak ve karanlık dünyası. Gerçek, kelimelerin arkasında kayboluyor.” *

Gericiyi Türk Dil Kurumu’nun sözlüğü şöyle tarif ediyor. “Eskiyi ve geriyi özleyen, yeniliklerin kaldırılıp eksi durumun diriltilmesini dileyen, mürteci.” Tarif çok güzelde biraz eksik.. Zira bu gericilerin hangi çağda ve ne zaman yaşadığının da söylenmesi gerek. Öyle ki, büyük adamların hayatlarını incelediğimizde görüyoruz ki, hepsinde geçmişe dair derin özlemler var.

“IV. Murat’a, Süleyman devrine dön! Diye haykıran Koçi Bey’den Reşit Paşa’ya kadar Osmanlı Devleti’nin bütün ıslahatçıları gerici. Dante, yaşadığı çağdan iğrenir. Balzac eserini iki ezeli hakikatin ışığında yazar: kilise ve krallık. Dostoyevski maziye aşık. Dante gerici, Balzac gerici, Dostoyevski gerici!”*

Geçmişin asaletini, insani ve fıtratı değerlere binaen oluşmuş sosyolojik yapısını özlemek ve onları yeniden hayata geçirebilmeyi temenni etmek gericilikse, ben gericiyim.

Günümüzün fırtına, kaos ve heyulaları her geçen gün daha da çok artıyorken, ben geçmişin sükunetine özlem duyuyorum. Afişte olmak matah sayılıyorken ve bu uğurda özel hayat hiç ediliyorken ben geçmişin ince mahrem anlayışını özlüyorum.

“Sevdiğimi demez isem, sevmek derdi beni boğar..” diyen derun insan Yunus Emre’nin sevgi ve muhabbet anlayışını, günümüzdeki cıvık ve uçuk ilişkilerine tercih etmek gericilikse yine kabul ediyorum suçumu. Evet, ben gericiyim.!!!

Sözlerimizi yine üstadın cümleleriyle bitirelim.. “Murdar bir hal’den muhteşem bir maziye kanatlanmak gericilikse, her namuslu insan gericidir.”

O halde dostlar, kendinize dikkat edin, zira sizlerde potansiyel gericilerden olabilirsiniz..

  30.03.2006

© 2021 karakalem.net, Öznur Çolakoğlu Cam



© 2000-2021 Karakalem Yayıncılık Ltd. Şti.
Tel: (0212) 511 7141  GSM: (0543) 904 6015
E-mail: karakalem@karakalem.net
Program & tasarım: Orhan Aykut