Yağmur ve Anımsattıkları...

Öznur Çolakoğlu Cam

RAHMAN'IN RAHMETİ yeryüzündeydi bugün yine..Şıkır şıkır melodisiyle indi rahmet dünyaya, mis gibi toprak kokusunu yeni yeni açmaya çalışan bahar çiçeklerine, mor sümbüllerin kokusuna katarak..

Yeryüzü sanki ılık bir duş aldı bugün.. her şey kana kana su içti.. yağmurdan kaçanlar.. yağmurun tadına varıp ağır ağır yürüyenler ve yağmuru tanımaya çalışan masum çocuk yüzleri vardı bugün...

minicik masum bir gülümseme ile baktı çocuk gökyüzüne.. yüzüne düşen damlalara aldırmayarak.. sıcacık güldü.. gökte sıcacık güneş belirdi.. yağmur sonrası yıkanmış,temizlenmiş ve bir nebzede olsa günahlardan arınmış yeryüzünü aydınlattı, masum tebessüme eşlik ederek..çocuk güldü, güneşin dünyayı ısıtışı gibi içimi ısıttı..

Esen hafif rüzgarında etkisiyle evin açık camından pür merak kendilerini dışarı atan evlerin yaramaz tülleri, yağmur tanecikleriyle ıslanarak, yeniden hanelerin sıcak atmosferine geri döndü..

Kimi ehl-i keyifler, yağmura çamura aldırmayarak, çamurlara bata çıka yağmurun keyfine vardı.. Otobüsteki dört yaşındaki minik kız, yağmurun ninnisiyle , annesinin güvenli kucağında uzunca ve gayet derin bir uyku çıkarttı.. Kimileri yağmurda ellerini açtı ve dualar ederek uzun yolları adımladı..

Peygamber Efendimiz (a.s.m.)'te yağmur yağınca göğsünü yağmura açıp dışarı çıkmıyor muydu? Üstelik ashabı "Bunu niye yaptınız ya Rasulullah?" diye sorduğunda verdiği cevapta müthiş anlamlı değil miydi?. Şöyle derdi Muhammed Mustafa(sav) "Bu, az önce Rabbiyle beraberdi." yada "Bunun Rabbiyle ahdi yeni!"

Belki de o yüzden, yağmur sonrası dünya tertemiz ve yeni görünüyor gözüme.. yıkanmış yeşil ağaçlar, beyaz, pembe ve mor çiçekler.. hepsi yağmura dönerken yüzünü Rabb'lerini şükrü de unutmuyorlar bence..

Dedim ya, maviden nurani damlalar aktı yine bugün yeryüzüne... indi rahmet her şeye rağmen, her yere... inadına güzeldi damlacıklar inadına nurani... yeryüzünü, yüzümüzü temizlemek,yıkamak istercesine indiler dünyamıza Rabb'lerinin izniyle..

Kirli dünya bunca güzelliği hakketmese de Rabb'im gönderdi yine rahmet bulutlarını yeryüzüne.. Mavi gökyüzünde beyaz bulut topluluğunun önünden gri bir kuş kanat çırptı uzaklara.. kanat çırpışları yağmurda...çırpınışlarımız gibiydi dünyada...

Allah'ım! Sen ki.. kirli dünyaya dahi tertemiz rahmeti sunansın.. Rabb'imiz, Sultan'ımız rahmetini esirgeme üzerimizden.. bizlere yaşama gücü ver, sabrımızı arttır, dayanma gücü, gayret gösterebilme kabiliyeti ver... Sen ki yağmur taneciklerine dahi koruyucu melekler tahsis edensin, bizleri de koru her türlü kötülükten..Evreni yağmurla müjdelediğin gibi bizi de göz yaşlarımızın hemen akabinde tez zamanda müjdele..

her şeye rağmen, bize gönderdiğin rahmet gibi güzellikler gönder bize.. bizi doğruluktan ayırma.. yağmurun arındırdığı evren gibi arınabilmeyi nasip et cümlemize.. nasip et ki, arınalım ve ağlayalım yağmur yüklü bulutlar gibi, yağmurla birlikte..

bu gün, evrene rahmet indi, duayla her zerreye dokundu.. minik bir kelebeğin ağırlığınca, ufak bir bebeğin öpücüğü gibi masumca kondu toprağa, yeni açan bahar çiçeklerine,alımlı renkli lalelere..

O kadar yükseklerden, o kadar kuvvetli yerçekimine inat ağır ağır süzülen damlalar ancak, O'nun merhametinden dolayı böylesine yavaş süzüldüler. Rabbleriyle yaptıkları ahid yeni olduğu için belki de bir çok yere şifa ve bereket götürdüler. O yüzden yağmurda rahmet ve bereket var.. belki de o yüzden yağmur, kirlenmişliklere inat, masumiyetlerin ve masumların hatırına yinede yağdırıldı..

Yağmur yağdı, beni ağlattı. yağmur yağdı, zamanı, mekanı, dünyayı arındırdı!... Yağmurlar altında şemsiyesiz kalmak ümidiyle.. :)

  09.03.2006

© 2021 karakalem.net, Öznur Çolakoğlu Cam



© 2000-2021 Karakalem Yayıncılık Ltd. Şti.
Tel: (0212) 511 7141  GSM: (0543) 904 6015
E-mail: karakalem@karakalem.net
Program & tasarım: Orhan Aykut