Ey Kâbe

HÜZÜN BAHÇEMİN hasret çiçeğisin sen…
Yırtık yürekle yürüdüğüm yolların nihayeti sen…
Yalnızlığımın varmak istediği siyahî yıldızısın sen…
Yarınlarımın umudu, bugünlerimin aşkısın sen…
Kalbimin kût’u, ruhumun rahatısın sen…
Aklımın hayali, hayalimin nurusun sen…
Darlığımın mâbedi, sevincimin şâhikasısın sen…
Değişkenliğin karşısına dikilmiş değişmez sabit bir sükûnsun sen…
Mülkün kalbi, kalbimin kararısın sen…
Karanlıklara siyahî nur, aydınlıkların adısın sen…
Gönül semasının ayı, yüreğimin direğisin sen…
Dillendiremediklerimi dinleyensin sen…
Arayışlarımın açık adresi, dualarımın durağısın sen…
Garipliğimin gurbeti, vuslatımın şahidisin sen…
Bereketin başlangıç mekânı, günahların uzağısın sen…
Ebrehe’lerin giremediği belde, kulların tahassüngâhısın sen…
Kalemime kalb, kalbime yazı ol ey Kâbe!
Aşkımım dinmeyen dermanı, dualarımın kabulünün şahidi ol!
Affedilmemin şefaatçisi, yalnızlığımın dostu ol!
Yırtık yüreğime merhem, dertlerime derman ol!
Gönül bahçemin gülü, zikrimin bülbülü ol ey Kâbe!
Ruhumun mekânı, mekânıma ruh ol!
Darlığımda avuçlarımın içi, içimin genişliği ol!
Gecede ayışığı, gündüzde yolumun yareni ol!
Karanlıkta siyahî nur, aydınlıkta gökkuşağı ol ey Kâbe!
Soluğuma nefes ol, nefesimi nefisten uzak tut!
Gönül evime misafir ol ki, misafir olalım sana...
Cimri cürmüyle gelinmiyor sana, cömertliğinin coşkusunu ver...
Sen ki İbrahim diyarısın, diyarımıza, dimağımıza tefekkür bereketi getir ey Kâbe!
Kurban İsmail gibi kul olma inceliğini öğret bize...
Muhammedî nurun etrafında tavaf edelim her vakit, her mekânda…
Taşlar Esved taşı gibi şahitlik etsin ubudiyetimize, nefis Ebrehesi uzak dursun bize.
Göz görmekle görünmezsin sen, mânânı gönül gözümüze göster ey Kâbe!
Sen ki Hz. Ali’nin doğduğu mekânsın, Ali hakikatini içimizde doğdur...
Ki kalpleri ve kıtaları Zülfikâr’la yeniden biçim verelim...
Kalemimiz kılıç, kılıcımız kalem olsun ki, Ebrehe’ler harim-i imana giremesin…
Zikir ve dua kelamlarımız zamanın Ebrehe ordularını delip dağıtsın ey Kâbe!
Çelişkilerden çekilip sığlıklardan sıyrıldığımızda yeryüzü senin kararlığına kavuşacak...
Etrafında dönülen bez ve taş parçası görmeyip, hakikatin etrafında günde beş vakit tavaf ettiğimizde,
Yakînimiz sana yakın olduğunda, sen bize yakın olacaksın ey Kâbe!
Seni selamlayanların adedince selam olsun…
Seni ziyaret edenlerin sayısınca Muhammedü’l-Emîn’e (a.s.m.) selam olsun.
Hamd ezel, ebed Sultanına olsun…

  09.01.2006

© 2021 karakalem.net, Hüseyin Eren



© 2000-2021 Karakalem Yayıncılık Ltd. Şti.
Tel: (0212) 511 7141  GSM: (0543) 904 6015
E-mail: karakalem@karakalem.net
Program & tasarım: Orhan Aykut