Ailemiz ümmet, sılamız tüm yeryüzü

Abdullah Taha Orhan

Yardım örgütlerimiz, sılamızın tüm yeryüzü coğrafyası olduğunu bize bir kez daha hatırlattılar bu kurban vesilesiyle. Brezilya’ya gideni de vardı, Endonezya’ya gideni de. Bangladeş, Filipinler, Arakan, tüm Afrika, Orta Asya, Balkanlar… Neredeyse gidilmedik ülke bırakmadılar.


ARTIK KÜRESEL BİR KÖY HÂLİNİ alan dünyamızda, zaten bir aile olan ümmetimizin aileliğini daha kolay hissedebilir hâle geldik. Bu belki de bu çağın getirdiği en büyük imkânlardan biri. Tabi her imkân sorumlulukla beraber geliyor elbette.

Bu imkânı en güzel şekilde kullanan ve bizlerin üzerimize düşen sorumluluğu, bizler adına yerine getirmeye çalışan ‘küresel’ (uluslararası değil) yardım kuruluşlarımız yaklaşık on senedir olduğu gibi bu sene de Kurban Bayramı’nda bizlere ümmetin, dünyanın dört bir tarafındaki fertleriyle kucaklaşma, dayanışma imkânı sağladı.

Yardım örgütlerimiz, sılamızın tüm yeryüzü coğrafyası olduğunu bize bir kez daha hatırlattılar bu kurban vesilesiyle. Brezilya’ya gideni de vardı, Endonezya’ya gideni de. Bangladeş, Filipinler, Arakan, tüm Afrika, Orta Asya, Balkanlar… Neredeyse gidilmedik ülke bırakmadılar sağolsunlar.

Sayelerinde ailemizden bir kurban Filipinler’de kesilirken, bir diğeri Somali’de, bir başkası da Bangladeş’te kesilebildi.

Zulüm altında geçen bayramlar…

Tüm bu güzellikler olurken şunları düşünüp de içi yanmadan edemiyor insan. Suriye’de savaş altında geçen kaçıncı bayramdı bu sahi? Ya da Irak’ta, Bağdat’ta can güvenliği olmadan geçirilen kaçıncı bayram?

Arakan’da temerküz kamplarında yüzbinlerin geçirdiği kaçıncı bayram? Peki ya Gazze’de ablukada geçen kaçıncı bayramdı?

Lübnan’da hiçbir vatandaşlık hakkı olmaksızın, 60 küsur yıllık mülteciler olan Filistinlilerin, kamplarda geçirdiği kaçıncı bayramdı bu?

Somali’de 91’de patlak veren iç savaşın ardından taş taş üstünde kalmamış memlekette geçirilen kaçıncı bayramdı?

Listeyi uzatmak elbette ki mümkün. Fakat yukarıda ifâde etmeye çalıştığımız güzellikler artarak devam ettikçe, zulüm altında geçen bayramların sayısı da azalacak inşaallah büyük ümmet ailemiz için.

Kurban organizasyonları yüreğimize su serpti

Hâsılı, çoğu zorlu coğrafyalar olan bölgelerde yapılan kurban organizasyonları, oralardaki kardeşlerimize olan gönül borcumuzun ödenmesi hususunda bir nebze de olsa yüreğimizi ferahlattı.

Evet, ihtiyaca kıyasla yapılan yardımlar halen dahi çok az. Fakat inşaallah en fazla on senelik geçmişi olan bu iletişim ve paylaşım kanalı giderek derinleşecek ve diğer sosyo-kültürel alanlara da sirayet edecek. Bunun için zamana, sebata ve ümmetçe hamiyete ihtiyacımız var.

Ümmet coğrafyasında hüküm süren zulümlerin geçmişi çok eskilere dayanıyor. Belki ikiyüz, belki de üçyüz yıllık bir geçmişten bahsedebiliriz. Oysa biz henüz, yeni yeni uyanıyoruz. Batı, Afrika’yı yüzlerce yıl önce “keşfetmişti”, bizse belki sadece on senedir haberdarız Afrika’dan. On senedir Afrikalı kardeşlerimizin dertlerine deva olabilmek adına aktif olarak çalışıyoruz, ama daha fazla değil, belki sadece on sene. Dolayısıyla Batı’nın sebep olduğu yüzlerce yıllık tahribatı onarabilmemiz için yoğun ve uzun soluklu çalışmaya ihtiyacımız var.

Ve elhak, “küllü âtin karîb”, her gelecek elbette yakındır.

  17.10.2013

© 2021 karakalem.net, Abdullah Taha Orhan