|
| İlk iyi haberimiz, dergimizin 9. sayısı nihayet baskıda. İkincisi, altı yeni kitabımız baskı aşamasına gelip dayanmış durumda... Bu arada, sitemiz için düşündüğümüz yenilikler var... | |
TÜRKİYE ATMOSFERİNİ KESİF BİR UFUNETİN kapladığı geçtiğimiz süreç, Karakalem için de zor bir dönem oldu. İlkesel bir duruş sergilemenin her zaman ‘bedel ödemek’ anlamına geldiği bu ülkede, editörünün kendi adına sergilediği ilkesel duruşun ve serdettiği düşüncelerin, ucu Karakalem’e de dokunan bazı sonuçları oldu. Bu sonuçlar, öngörmediğimiz sonuçlar değildi gerçi. Ama Karakalem editörünün ‘kurum’un başına birşey gelmemesi için düşünce ve duruşunu ifade edememesi yahut editörün kişisel olarak düşünce ve duruşunu ifade etmesine karşılık ‘kurum’un da bundan etkilenmesi arasında bir tercih durumunda kalındığında, Karakalem’de beraberce yürüdüğümüz yol arkadaşlarımızın tercihi doğru bir şekilde ‘düşünce ve ifade özgürlüğü’ olunca, öngördüğümüz olayların bir kısmı da gerçekleşti. Bu süreçte hakkımda söylenenler, kendi sitemizin özgür ortamında ‘yorum’ adı altında bana yöneltilen hakaretler, arkamdan konuşulanlar, bana karşı düşünülen ‘tedbir’ler..den bir kez daha söz edip, canınızı sıkma niyetinde değilim. Bir süreçti, yaşandı; bir eşikti, geçildi; bir dönemeçti, dönüldü. Bu süreçte beni en ziyade üzen, bir ‘düşünen’ insan olarak düşüncemi ve duruşumu ifade etmeme karşı gelişen bu süreçte, Karakalem’le ilgili yapmamız gerekenlerde gelen aksama; yani, bedeli biraz da okuyucularımızın ödemesi keyfiyeti idi. Evet, öncelikle benden kaynaklanan bir duruma binaen, koca bir yaz boyu, dergimiz yayınlanamadı. 7. sayımız Mart başında, 8. sayımız Nisan sonunda matbaadan elimize geçtiği halde, 9. sayıyı ancak yeni matbaaya iletebilmiş durumdayız. Bu, sebebi ne olursa olsun, öncelikli olarak Karakalem editörü olarak benim kusurum olarak duruyor. Dolayısıyla, Karakalem’e abone olan, dergisini vaktinde alma hakkına sahip olan bütün gönül dostlarımızdan tekraren özür diliyorum. Aynısı, Karakalem’in yeni kitaplarını da bekleyen sevgili dostlarımız için de geçerli. Onlara da, bu süreçte, yeni kitapların bütün baskı öncesi aşamalarını bitirip sunamadık. Bu noktada da özür diliyoruz. Bu ‘arz-ı hal’den sonra, gelelim iyi haberlere... İlk iyi haberimizi, az önce vermiştik gerçi. Dergimizin 9. sayısı baskıda ve altı yeni kitabımız baskı aşamasına gelip dayanmış durumda... - Benim Ruhbakımı adlı kitabım;
- sevgili Salih Özaytürk’le birlikte kaleme aldığımız Kur’ân Okumaları—dördüncü kitap,
- Türkiye’de psikiyatri biliminin yüzakı Kemal Sayar’ın yeni kitabı Merhamet: Kalbe Dönüş İçin Son Çağrı,
- Yine Kemal Sayar’ın yayına hazırladığı ve “Ruhun Bilgeliği, Bilgeliğin Ruhu” altbaşlığını taşıyan Sufi Psikolojisi,
- İsmail Turgut’un bir roman akıcılığında ama aynı zamanda son derece öğretici kitabı Amerika Hatıraları: Batıda İslâm ve Müslümanlar,
- ve Ernest Becker’ın klasikleşmiş baş eseri Ölümün İnkârı
Ekim ve Kasım ayları içerisinde sırasıyla raflarımızda ve yayın listemizde yerlerini almış olacak. Listenin devamı da var. Ama onları şimdiden söylemeyelim... Bu arada, sitemiz için tasarladığımız ve 2008 yılı başına kadar yetiştirmeye çalıştığımız bir dizi yenilik var. Karakalem Seminerleri de, Bayram sonrasında, ayda bir periyodla, yeniden başlıyor. Hayır ve bereket yüklü bir Ramazan dileklerimiz, selam ve sevgiyle... —Editör © 2021 karakalem.net, Editör
|