Sergi bugün de açık..

Ey habibim!.
Sen olmasaydın, kâinatı yaratmazdım..
Hadis-i Kutsî Meâli ( 1 )

ÂLEMLERİN YARATILMASINA vesile olan Zât (a.s.m),
Artık aramızda değil.
Kâinatın en mümtaz meyvesi,
Semeresini vermiş ve çekilmiş.
Buna rağmen, kâinat sergisi toplanmamış..
Yaratıcı, en mükemmel meyvesini,
Yer ve gök ehline gösterdiği halde,
Tezgâhı hâlâ kaldırmamış..
Neden ?.
Normalde beklenen,
Rasulullah’ ın terki mekan etmesiyle birlikte,
Dünya hayatının fesh edilmesidir.
Madem ki,
O olmasa âlemler yaratılmayacaktı,
Aramızda olmadığına göre,
Kâinat sergisi neden hâlâ toplanmıyor ?..

*

Sahih (kesin) rivayetlerle bildirilen bir olayda,
Mahşerin dehşetinden,
Herkes hatta peygamberler dahi,
“nefsî, nefsî..” derken,
Resul-i Ekrem (a.s.m) “ümmetî, ümmetî..” diyerek,
Ümmetine refet ve şefkâtini göstermiş..
Hattâ doğduğunda,
“ümmetî, ümmetî..” dediği
Annesi tarafından nakledilmiş.. ( 2 )

*

O zâtın risaleti,
İmtihan ve ubudiyet (kulluk) için,
Şu dünyanın kurulmasına sebep olduğu gibi,
O zâtın ubudiyetinde yaptığı dua,
Mükâfat (ödül) ve mücâzat (ceza) için
Dâr-ı ahiretin (ahiret yurdunun) îcadına sebep olur. ( 3 )
Risaletinin terk edilmesi halinde,
Tezgâhın toplanmasına da sebep olur.
O üstadın (a.s.m) talimatını, ahali dinlemedikleri vakit,
Elbette o kasr (kâinat),
Tebdil (değiştirmek) ve tahvil (dönüştürmek) edilecek.. ( 4 )
Kâinat sergisi bu gün de kaldırılmadıysa,
Nedeni,
“Allah ve ahiret var..” deme mesleği olan
Risalet-i Ahmediye’ nin devam etmesidir..
Bu vazife sürdüğü sürece,
Biiznillâh kıyamet kopmayacaktır..
Biliyorum ki,
O (a.s.m) yoksa sergi toplanır,
Evren derdest edilir..
Ehli ferâgat tarafından,
“ümmetî, ümmetî..” nidâsı,
Hâlâ kâinatın sinesinde mâkes bulduğu içindir,
Tüm bu sürüp gitmeler..

*

Allah “..içinde muslîhler (ıslah ediciler) bulunan bir kavme,
Azap indirecek değiliz” ( 5 ) buyuruyor..
İçimizde muslîhler bulunan bir halde olmamız gerekiyor..
Ahirzamanın tam göbeğinde yaşadığımız şu ortamda,
Bu görev sadece ilâhiyatçıların değil,
Hepimizin sorumluluğundadır.

*

İnsan kilidini ferâgat anahtarı açar.
Bazılarımızın ferâgat ederek,
Bu mesleği yürütmeye devam etmesi şarttır..
Başına kıyamet koparak haşrolmuş biri olarak,
Rabbin huzuruna çıkmak istemediğim için yazıyorum ben..
Kendi kabımca..
Doldurabildiğim kadarıyla sunuyorum.
Belki benden daha iyi anlayanlar çıkar da,
Daha güzelini sunmaya devam ederler ümidiyle yazıyorum..
Ve yine biliyorum ki,
Bir meseleyi bazen nakledenden daha iyi anlar, o sırada dinleyen.. ( 6 )




Dip Notlar :

  1. Ali el-Kàri , Şerhü'ş-Şifâ , 1: 6 ; Aclunî , Keşfü'l-Hafâ , 2:164 , no : 2123

  2. Buhari , Tevhid : 36 , Tefsir : 17, Sure 5 , Fiten : 1
    Müslim , İman : 326 , 327
    Tırmizi , Kıyamet : 10
    Darimi , Mukaddime : 8

  3. Mesnevî- i Nuriye , Reşhâlar , 11.Reşhâ , sayfa 29

  4. Sözler , 11.söz , sayfa 110

  5. Hud Suresi , âyet 117

  6. Rasulullah' ın "Vedâ Hutbesi"

  08.01.2006

© 2021 karakalem.net, Aykut Tanrıkulu



© 2000-2021 Karakalem Yayıncılık Ltd. Şti.
Tel: (0212) 511 7141  GSM: (0543) 904 6015
E-mail: karakalem@karakalem.net
Program & tasarım: Orhan Aykut